Ahãma'da Doğadan İlham Alan Gastronomi
Günlüklü Koyu’nun huzurlu kıyısında yer alan Ahãma, her lokmanın kara, deniz ve doğanın ritmiyle ilham bulduğu bir gastronomi yolculuğuna davet ediyor. Göcek’te gizli bir lezzet cenneti olan Ahãma, bedeni beslerken ruha da dokunan yemekleriyle dinginliği ve sofistike mutfağı buluşturuyor.
Her biri kendine özgü ruhu ve hikâyeyi taşıyan dört ayrı restoranıyla Ahama'nın yemek deneyimi lezzet, gelenek ve duygu dolu bir yolculuğa dönüşüyor.
Doğayla Uyum İçinde Yemek
Ahãma'da yemekler sadece yenmez, deneyimlenir. İster ağaçların arasında kahvaltı yapın, ister körfezde öğle yemeği yiyin, ister yıldızların altında akşam yemeği yiyin, her ortam toprakla olan bağlantınızı güçlendirmek için tasarlanmıştır.
Kuş sesleri, orman havasının kokusu ve denizin vaadini taşıyan hafif esintiyle yemek yemek duyusal bir ritüele dönüşüyor. Doğanın sofraya oturması, yüce ve unutulmaz.

Ahãma'nın Restoranları
Mezkla – Meksika'dan Akdeniz'in Cesur Bir Yorumu
Sahil şeridi boyunca konumlanan Mezkla, ikonik İstanbul kökenlerinin cesur lezzetlerini Akdeniz ruhuyla yeniden yorumluyor. Odun ateşinde pişirilen yemekler, taze deniz ürünleri ve el yapımı ekmekler, bu tüm gün menünün kalbini oluşturuyor. Topraksı, canlı ve güneşle beslenen Mezkla, rahat bir sahil ortamında Meksika-Akdeniz füzyon mutfağının bir kutlamasıdır.
The Glasshouse – Gündüzden Geceye Zarif Bir Dönüşüm
Camla sarılmış ve güneş ışığıyla öpülmüş The Glasshouse, gündüzleri huzurlu bir kaçış, geceleri ise sosyal bir cennet sunuyor. Alakart kahvaltı veya taze, hafif bir öğle yemeğiyle başlayın. Gün batarken, akustik müzik ve bohem DJ setleri mekanı Göcek'in en rafine buluşma noktasına dönüştürüyor ve zarafeti kolaylıkla harmanlıyor.
Êge Umi – Parlak Ege'nin Sofistike Ruhu
Ağaçların altında ve suyun yanında, Êge Umi Ege ruhu ve Japon hassasiyetiyle özenle hazırlanmış bir deniz ürünleri yemek deneyimi sunuyor. Omakase tarzı sunumdan ilham alan her yemek denize saygı gösteriyor ve sadeliği kutluyor. Tazelik, kısıtlama ve derin lezzetin bir ritüeli.
14 yaş ve üzeri misafirler kabul edilmektedir.

AY – Ateşle Başlayan Bir Lezzet Macerası
AY, alevin ilkel büyüsüne bir saygı duruşudur. Açık ateşte pişirme etrafında şekillenen bu ruh dolu konsept, yerel, mevsimlik malzemeler kullanarak atalardan kalma tarifleri hayata geçiriyor. Tütsülenmiş deniz ürünlerinden odun ateşinde pişirilmiş etlere kadar her yemek, geleneksel ve içgüdüyle yönlendirilen zengin bir lezzet hikayesini anlatıyor.
İster bir mutfak gezgini, ister bir sağlık gezgini veya bilinçli yemek tutkunu olun, Ahama Göcek'teki en eşsiz restoranlardan bazılarını sunar. Her lokma bir anı, her öğün bir yolculuktur.
Çünkü Ahãma'da yemek yemek sadece lezzetle ilgili değil, zaman, mekan ve varlıkla ilgilidir.
Ahama'da Mutfak Yolculuğu
Ahãma'da mutfak, beslenmeden daha fazlasıdır; zanaatın, yaratıcılığın ve bağlantının bir kutlamasıdır. Doğada kök salmış ve vizyonla rafine edilmiş Ahama'nın mutfak felsefesi, her yemeği malzemelerin hikayeler anlattığı ve sunumun şiire dönüştüğü duyusal bir deneyime dönüştürür.
Burada mutfak, bölgesel geleneklerden ilham alan, bunları modern tekniklerle geliştiren ve hem göze hem de ruha hitap eden yemekler hazırlayan usta şeflerin sanatıyla yönlendiriliyor.
Yaratıcı Bir Mutfak Kültürü
Bu vizyona öncülük edenler, Ahãma'nın imza restoranları olan Êge Umi ve AY'ı yöneten Mustafa Otar gibi beğenilen şeflerdir. Yerel malzemelere saygı ve lezzete yönelik cesur bir içgüdüyle, Ege saflığını ateşten doğan gelenekler ve Japon hassasiyetiyle harmanlayan menüler yaratırlar. Her tabak, özenle kasıtlı olarak hazırlanır, mevsimsellikle şekillendirilir ve bir yer duygusuyla aşılanır.
Bu, Göcek'te şef odaklı yemek yemenin en iyi örneği.
Doğadan Sofraya
Ahãma'da yemek, toprağa olan derin bağımızın ve sürdürülebilir yaşama olan bağlılığımızın bir yansımasıdır. Malzemeler özenle temin edilir, genellikle yerel olarak yetiştirilir veya hasat edilir ve en üst düzeyde saygıyla işlenir. Güneşte olgunlaşmış bir domates, oltayla yakalanmış bir balık veya ormandan toplanmış yabani bir ot olsun, her bir element kökenine göre onurlandırılır ve tabakta hayata geçirilir.
Ruhsal Bir Deneyim Olarak Gastronomi
Bu sadece Türkiye'de iyi yemek değil, duyuların bir yolculuğu. Ahãma'daki her restoran farklı bir ritmi temsil ediyor, ancak hepsi aynı kalbi paylaşıyor: sadelik, zarafet ve doğaya derin bir saygı. Her lokma sizi derin bir farkındalığa çağırıyor. Her yemek mevcudiyet sunuyor.
AY'daki ateşte pişirilmiş etlerden, Êge Umi'deki omakase esintili nefis deniz ürünlerine kadar, tadına bakmaya, duraklamaya ve etkilenmeye davetlisiniz.
Günlüklü Koyu'ndaki bu eşsiz lezzet yolculuğunu keşfetmek için yemek sayfamızı buradan ziyaret edin.
Çünkü Ahama'da gastronomi, kalbin, doğanın ve sanatın buluştuğu yerdir.